KARADENİZ DALGALANDI
21 Åžubat 2013 PerÅŸembe 17:53
Karadeniz dalgayı kaldırır. Karadenizli dalgayı kaldırmaz. Hele deÄŸer verdiÄŸi, uÄŸrunda ölümü göze aldığı, öldüÄŸü deÄŸerlerle oynanmasını hiç kaldıramaz.Vatan, millet, bayrak denince tüm Karadeniz'in birlik olduÄŸunu bilmeyen mi var?
“MilliyetçilÄŸi ayaklar altına aldık” dendi mi.. Karadeniz'li hemen ayak kontrolu yapmak ister. Ayaklar kime ait ? Ayakkabılar kaç numara ? Dar mı ? Emanet mi ? Yoksa ayakkabıları giyen emanetçi mi?
Karadeniz'li her iÅŸte bir ince ayrıntı arar. Hafızasını yoklar. GeçmiÅŸi aklına gelir. "Düvel-i Muazzama' da" Türk Milletini ayaklar altına almak istemiÅŸti. Onların ayakları topuklarını nerelerine vura vura hızlandılar, hızlı hızlı gittiler. Beyinleriyle ayaklarını kumanda edemeyenlerin baÅŸlarına 1923 öncesinde neler geldi? Neler oldu?
Nereye gittiklerini kitaplar yazıyor, tarih yazıyor. Tarihini okumayanlar, bilmeyenler, sevmeyenler bile ayaklarıyla beyinlerini birleÅŸtirip Türk Milletinin emrinde, hizmetinde kullanmak zorunda olduklarını öÄŸrenirler. Sadece lafla deÄŸil, icraatlarıyla da gösterirler.
Ayaklar altına almakta önemli olan basılan yer, basan kiÅŸi ve niyettir. Dikkat etmek gerekir. “Cennet anaların ayakları altındadır.” Bu söze ve analara kızana rastladınız mı?
Neredeyse günün her saatinde Türk’e, TürklüÄŸe hakaret eden, kutsal deÄŸerlerine saygı duymayanları halkımız tanıyor. Mecliste yaptıkları yemine bile ne derece sadık oldukları halkımız tarafından biliniyor. Halkın acı ve tatlı gününde bu güne kadar bir kerecik dahi yanında olmayan, alçakça ve alçakların kurÅŸunlarıyla sakat kalan, ÅŸehit olanlar için bir kere bile yasında bulunmayan, taziye mesajı yayınlamayanların Sinop’ta, Samsun’da veya Karadenizde ne iÅŸleri vardı?
Onların yerini ve gönüllerinden geçenleri Karadenizliler de, Türkiye halkı da çok iyi bilmektedir.
Onların hak ettikleri cevap taÅŸla, sopayla, ÅŸiddetle verilmemeliydi. Karadenizlilerin konukseverliÄŸine yakışmadı. Åžiddete ÅŸiddetle karşılık çözüm yolu mu ?
Onları boÅŸ salonlarda sandalyelerle baÅŸ baÅŸa bırakmak yetmez miydi?”-Hangi yüzle geldiniz?” sorusunu sorup, aynalarla baÅŸ baÅŸa bırakılsalardı nasıl olurdu?
Karadenizlilerin uyumadığını, halkın uyumadığını göstermenin baÅŸka yolları yok mu? Beyinler makarnadan mı köreldi? Yoksa kömür dumanına mı maruz kalıp, ağır uykuya daldı?
MilliyetçiliÄŸi ayaklar altına almak isteyenler bilsinler ki; Karadenizde baÅŸka oyunlara yer yoktur. Bir asır önce Mehmet Akif, yazdı ”Hangi çılgın, bana zincir vuracakmış, ÅŸaÅŸarım.”
Bu ulusun çocukları her zaman gururla söylüyor. Sağır sultanlar bile duydu. Demek ki duymayanlar var. İbretlik ders almak isteyenler var. Dilerim, acılar olmadan, kol kola, gönül gönüle birliktelik saÄŸlanır. Sadece analar deÄŸil; babalar da, çocuklar da aÄŸlamaz.
Nazım’ın dediÄŸi gibi; "Bu memleket bizim" Karadenizlinin kıvrak zekasıyla ilgililere gerekli cevabı ÅŸiddetle deÄŸil, sandıkta gösterelim. Onları ve destekçilerini topraÄŸa deÄŸil, sandığa gömelim.
Gün birlik zamanıdır. Gelin canlar bir olalım. Karadeniz o zaman durulur.