• 3,602 TL

  • 3,784 TL

  • 143,58 TL

  • 88.531

Öncekiler Sonrakiler

KARADENİZ DALGALANDI

21 Åžubat 2013 PerÅŸembe 17:53

Karadeniz dalgayı kaldırır. Karadenizli  dalgayı  kaldırmaz. Hele  deÄŸer verdiÄŸi, uÄŸrunda  ölümü göze aldığı, öldüÄŸü  deÄŸerlerle oynanmasını hiç kaldıramaz.Vatan, millet, bayrak  denince  tüm Karadeniz'in  birlik olduÄŸunu  bilmeyen  mi var?
 
“MilliyetçilÄŸi ayaklar altına aldık” dendi mi..  Karadeniz'li hemen  ayak kontrolu yapmak ister. Ayaklar  kime ait ? Ayakkabılar kaç numara ? Dar mı ? Emanet mi ? Yoksa ayakkabıları  giyen emanetçi mi?     
     
Karadeniz'li  her  iÅŸte bir ince ayrıntı arar. Hafızasını yoklar. GeçmiÅŸi aklına  gelir. "Düvel-i Muazzama' da" Türk  Milletini ayaklar altına almak istemiÅŸti. Onların ayakları topuklarını nerelerine vura vura hızlandılar, hızlı hızlı gittiler. Beyinleriyle ayaklarını kumanda edemeyenlerin baÅŸlarına 1923 öncesinde neler  geldi? Neler  oldu? 
 
Nereye gittiklerini kitaplar yazıyor, tarih yazıyor. Tarihini okumayanlar, bilmeyenler, sevmeyenler bile ayaklarıyla beyinlerini birleÅŸtirip Türk Milletinin emrinde, hizmetinde kullanmak zorunda  olduklarını öÄŸrenirler. Sadece lafla deÄŸil, icraatlarıyla da  gösterirler.

Ayaklar altına  almakta  önemli  olan basılan yer, basan kiÅŸi ve niyettir. Dikkat etmek gerekir. “Cennet  anaların ayakları altındadır.” Bu söze  ve analara kızana  rastladınız mı?

Neredeyse günün her saatinde Türk’e, TürklüÄŸe hakaret eden, kutsal  deÄŸerlerine saygı duymayanları halkımız  tanıyor. Mecliste yaptıkları yemine bile ne derece  sadık oldukları halkımız tarafından biliniyor. Halkın acı ve tatlı gününde bu güne kadar bir kerecik dahi yanında olmayan, alçakça ve alçakların kurÅŸunlarıyla  sakat kalan, ÅŸehit olanlar için bir kere bile yasında bulunmayan, taziye mesajı yayınlamayanların Sinop’ta, Samsun’da veya  Karadenizde ne iÅŸleri vardı?
 
Onların yerini ve gönüllerinden  geçenleri Karadenizliler de, Türkiye halkı da çok iyi bilmektedir.
Onların hak ettikleri cevap taÅŸla, sopayla, ÅŸiddetle  verilmemeliydi. Karadenizlilerin konukseverliÄŸine yakışmadı. Åžiddete  ÅŸiddetle karşılık  çözüm  yolu mu ? 
 
 Onları  boÅŸ  salonlarda  sandalyelerle  baÅŸ baÅŸa bırakmak yetmez miydi?”-Hangi yüzle geldiniz?” sorusunu sorup, aynalarla  baÅŸ baÅŸa bırakılsalardı nasıl olurdu?

Karadenizlilerin  uyumadığını, halkın uyumadığını göstermenin baÅŸka yolları yok mu? Beyinler makarnadan mı  köreldi? Yoksa kömür dumanına mı maruz kalıp, ağır uykuya daldı?

MilliyetçiliÄŸi ayaklar altına almak isteyenler bilsinler ki; Karadenizde  baÅŸka oyunlara  yer yoktur. Bir asır  önce Mehmet Akif, yazdı ”Hangi çılgın, bana zincir vuracakmış, ÅŸaÅŸarım.” 
 
Bu  ulusun çocukları her zaman gururla söylüyor. Sağır sultanlar bile duydu. Demek ki duymayanlar var. İbretlik ders almak isteyenler var. Dilerim, acılar olmadan, kol kola, gönül gönüle birliktelik saÄŸlanır. Sadece analar deÄŸil; babalar da, çocuklar da aÄŸlamaz.

Nazım’ın dediÄŸi gibi;  "Bu memleket bizim"  Karadenizlinin  kıvrak zekasıyla  ilgililere  gerekli cevabı ÅŸiddetle deÄŸil, sandıkta  gösterelim. Onları ve destekçilerini topraÄŸa deÄŸil, sandığa  gömelim.

Gün birlik zamanıdır. Gelin canlar  bir olalım. Karadeniz o zaman durulur.
 

YAZARIN DİĞER YAZILARI

KÖŞE YAZARLARI